Wednesday, May 31, 2006

Şiir: askta dolaysızım

eger ki gulum
ben sana meyil etmissem
gelip kapın calıp
bir anın arz etmissem,
gercekten o anı
paylasmak istedigimdendir seninle;
bana karsı tavrını,
ondan cıkarılabılecek anlamı,
uzantısında olası askını
olcmek icin degil de.

sen de duygularında bana
durust ol,
dolaysız ol,
-ıs aska gelınce-
bıraz umarsız ol...
ille de cevap arayacaksan bır seylere,
kapıma gelmeden once,
kendıne danıs da gel bana,
kalbıne sor,
bıraz daha hızlı atar mı yanımda,
elın tıtrer mı,
yer bulunca avuclarımda,
ıcınde caglayanlar akar mı,
gezerken dudakların dudaklarımda,
dertlerınden arınır mı basın,
mola verdıgınde koynumda.

bırak artık,
uzaktan uzaga
benı test edıp durma,
calacakmıs gıbı yapıp
kapımın onunde durulma,
gozlerınden sevda sızdıgında,
kacırıp uzaklara dalma,
yasam
boyle cekınceler,
boyle korkaklıklar,
boyle saglamalı hesaplar,
saglama almalar icin cok kısa.

denenmemıs asklar,
ayrılıklardan daha mı az acı verır sanıyorsun ruha?


31 mayıs 2006,
19:53, birilerine not vermek ne de guc...

Thursday, May 25, 2006

Şiir: Geçmise rağmen,

her yeni
baharda,
yazda,
guzde
ya da kısta,
dilimde
bitmez tukenmez
sevda turkuleri
ask ozlemleri..

"cok gencsin diyen" oluyor,
"bu yasta
o duygudan
insan
kolay kolay
vazgecemiyor"

sanmayın ki
hic yanmadi yuregim,
ya da hic aglamadim,
geceler boyu odamda
saatlerce dostlarımla telefonda,
terkedilislerimden sonra
ya da terketmelerimde, mecbur kaldıgım,
-ask olmasa da-
bir iliski son buldugunda...

sanmayın ki
bilmiyorum
benzer acıların -buyuk olasılıkla-
askin altında saklı olacagını,
unutmusum
yardan gelen bir suskunlugun
bir anda gonlumu bin parcaya bolecegini,
hayal ediyorum,
kavgasız gurultusuz bir iliskide,
sevdigimin beni asla incitmeyecegini...

sevda turkulerimde,
amacım
oyle acıları
yeniden hatırlatmak
ya da dilemek degil,
sevenlere,
sevilmeyi isteyenlere,
ne kendime,
ne de beni sevmesini bekledigime...
hayalim
NE etmek birisini kendime
kul-kole
deli divane,
onca isinin -ve de isimin-
onca gunluk derdin icinde...

hatta,
sırılsıklam asık olsam bile,
dilim varıp da soyleyemeyebilirim,
ne kendime
ne kimselere,
ne o beklenen yare,
olur da hazır degildir,
cesaret edemez benim kadar sevmeye,
ya da kıymet vermez,
bana karsı kullanır
diye...

gene de
gecmis yaralardan sonra,
vazgecmek
korkmak
istemiyorum asktan,
delice sevip sevdalanmaktan,
ben cesaret gostermezsem,
nasıl askı hakederim,
bir omurluk sevda beklerim
yardan
yaradandan,

hep bu korkudan degil mi zaten;
ask
uzak bizden
gonlumuzden,
elini etegini cekmis omurlerimizden,
ancak okunabiliyor bir siirin dizelerinden,

baharlar,
yazlar,
guzler ve
kıslar
yasanıyor icimizde
mantıklı ve hasarsız secimlerimizde,
sorarım size;
kacımız gercekten mutluyuz
daha mı az kaybediyor insan,
boyle urkek hayatlar ile?

23 mayıs 2006 saat olmus 21:17,
ben mısralar diziyorum, halbuki final sorularımın hazırlanması hala bitmedi...
:(

Şiir: Duy kaderim,

bu sabah
yuregimde bır sızı
sebebi;
ya bolca yedıgım orsa ruzgarı
ya da yeni farketti gonlum baharı

her ne ise
icimi sızlatan
yuregimi kıpırdatan
ruhumu kıs uykusundan zıplatan
cozumu belli:
deli dolu bir ask
gecemi gunduzumu
aklımı gonlumu
dolduran
hani
yar da istemiyorum ille
-platonik aska da razıyım-
bunca bekar yıldan sonra
ısınma turu olur diye
tav olabilirim
bir kibar davranısa
bir kucuk iltifata
bir begeni dolu bakısa,
ait olursa ince,uzun,kumral bir gence :)

ondan sonra gor sen beni, kaderim
bak nasıl mutlu
nasıl da senim
ne sana sitem eder,
ne de kuserim,

senden bu kadar cok baska ne istedim?
para mı pul mu,
mal mı mulk mu,
san mı un mu ?
hasa! asık olmak, tek istegim:

allah askına,
cok mu
benim gibi
aska sadık birisine?
yani ask ol !
ya da,
ask dusur yoluma,
ask doldur gunlerime ve gonlume,
kaderim!

19:02, 23 mayıs 2006 salı
enginlere acılmaya hazır gonlumun bos sandalı :)